ORHAN YÜCE




‘’29 Kasım 1950 İstanbul Küçükmustafapaşa (Cibali’nin arkası) doğumluyum. Cibali İlkokulu’nda başladığım okul hayatım ortaokul sonrası sürmedi. Üç kardeşiz. Annebaba maalesef hayatta değil.
 
İlkokulda kiremitlere çaputlar sarıp top haline getirir oynamaya çalışırdık.  Ortaokulun bahçesinde, beton zeminde, dersler başlamadan önce oynardık arkadaşlarla.17 yaşıma geldiğimde Cibalispor’da lisanslı oldum. Amatör kümede oynadık. Artık o takım yok. Etiler Cibalispor oldu. Daha sonra ismi yine değişti ve Etilerspor oldu.
 
17 yaşımdan askere gidene kadar hep Cibali’deydim. 1970’de İskenderun’a askere gittim. Bir aylık bu süre içerisinde 40 yıldır kar yağmayan İskenderun’a kar yağdı. Oradan Yassıada’ya geldim.  Bir aya yakın da burada kaldım. Oradan İzmir’e gittim ve İzmir Denizgücü’nde iki sezon top oynadım. Başgedikli meşhur başçavuş Şakir Kuruçvardı. Futbolu bırakacam diyordu ben askere geldiğimde. Biz futbolu bıraktık o hala oynuyordu.Orta saha oynuyordum İzmir Denizgücü’nde.
 
Askerden gelince tekrar Cibali’ye gittim. Bu arada Galatasaray ve Fenerbahçe’nin antrenmanlarına çıkıyordum. 1973’te bu iki takımdan hangisine gideyim derken Sabri Kiraz çalıştırıcılığında birinci lige çıkan Kayserispor’a gitmek için uçak biletimi aldım.
 
Bu arada askerde birlikte oynadığım arkadaşım Karabüklü Abdullah Balaban, Karabüklü yöneticileri göndermiş bana. Apar topar aldılar beni, götürdüler Karabük’e. Hangi birinci lig takımında oynayayım diye düşünürken, üçüncü lig takımı olan Karabük’e böylece gitmiş oldum. Her şeyde bir hayır vardır derler ya, öyle de oldu. Eşimle orada tanıştım. 1977’de de evlendim.
 
Gittiğim sene Karabük üçüncü ligden ikinci lige çıktı. Çok iyi bir kadroyla, hep ileriye oynayan bir takımdık. 1978’de de ikinci ligden birinci kümeye.
 
Karabük birinci ligdeyken, 1978’de Karagümrük’e geldim. Çok iyi seneler geçirdim. Üçten ikiye, ikinden bire çıktık. Ve Galata ile yaptığım bir jübile maçıyla bıraktım futbolu. Zaten bırakır bırakmaz, genç takımı verdiler bana.
 
O zamanlar, A takımı maçlarından önce genç takım maçları oynanırdı. Aynı zamanda A takımın çalıştırıcısı Metin Türel’in yardımcılığını da yapıyordum.
 
Kocamustafapaşa’nınantrenörlüğünü yaptığım dönemler, Davutpaşa’nınÇukurbostan’da oynadığı Perşembe maçlarına katılmaya başladım. Davut abinin ricası üzerine Şükrü Ersoy’la birlikte takımı çalıştırdık.
 
Futbolu bıraktıktan 3-4 yıl sonra, 37 yaşımda, Davut abinin, Hadi soyun ve oyna takımda, ricası üzerine, 3. ligde oynayan Davutpaşa’da oynamaya başladım. İstanbulspor’dan Dimitri ve Kemal vardı. Muhittin Boşat da oynuyordu takımda.
Bir sene Davutpaşa’da oynadıktan sonra, 1 sene de Silivrikapı’daÇelikspor’da oynadım. Sonra da futbol oynamayı tamamen bıraktım. Tekrar antrenörlüğe başladım.
 
1991 senesinde Afyon’a gittim. Yaklaşık 5 sene çalıştım orada. Afyon’u üçüncü ligden ikinci lige çıkardım. İkinci ligde de playoff oynadık, birinci ligin kapısından döndük. Hatta Ümit Davala’yı almıştık Almanya’dan. Sonra İstanbulspor’a satmıştık. Kulüp bayağı para kazanmıştı Ümit’ten.
 
Afyon’dan sonra, Karabükspor’aantrenör oldum. Orada da playoff’a çıktık. Birincikümenin kapısından döndük. Sonra Kartalspor’a geldim. Orada da playoff oynadık. O zaman Fenerli Volkan üçüncü kaleci pozisyonundaydı. Kocamustafapaşa’dan gelirdi Kartal’a. Servet’i ilk biz oynatmıştık 17 yaşındayken. Kartal’la Eskişehir’de playoff’ta kıl payı kaçırdık birinciliği.
 
O sene Kazım abi ile beraber Eskişehirspor’a gittim. Seyircisi istiyordu beni. Fakat antrenörlük yaşantımda en büyük üzüntülerimden biridir. Şanssızlıklar nedeniyle ligin beşinci haftasına kadar kalabildim. Kötü gidiyordu. Ayrılmak mecburiyetinde kaldık.
 
Tekrar Karabük’e geldim, ligin altıncı haftasında. Süper ligdeydi Karabükspor. Lig sonuna kadar çalıştırdım. İkinci kez Kartal’a geldim sonra. 1 sene daha çalıştırdım takımı.
 
O sene Güngören ilk defa üçüncü kümeden ikinci kümeye  çıkmıştı. Beni istediler. Beraber çalıştık o yıl. Güngören’den sonra Büyük Bulancak’a gittim. 2. ligdeydi. Bir sene de orada kaldım. Bulancak’tan sonra bir sene de Çorlu’da çalıştım. O da 2. ligdeydi.
 
Sonra üçüncü kez Kartal’a geldim. Küme düşüyordu. İyileştirdik takımı. Playoff oynadık yine. Ertesi sene yine iyi bir takım yaptım Kartalspor’u. Bank Asya’ya çıkardım.
 
Kartal’dan sonra kötü durumda olan Sarıyer’e gittim ve ligi iyi durumda bitirdik. Türkiye kupasında Bursaspor’u 3-2 yendik Sarıyer’de.
 
Sonra da 2 seneliğine Afyon’a gittim tekrar. Durumu çok kötüydü. 2010’da parasız, pulsuz oluşturduğum takım, ilk yarıyı 7 puan önde tamamladı liglerde. Ancak 2. lige çıkamadık.
 
2 çocuğum var. 1978 ve 1984 doğumlular.’’