1966-67

1966-67
1966 yılının yazı da, güzü de sakin geçmişti. 13 Şubat 1967 işçi sınıfı tarihimizde bir altın sayfaydı, DİSK kurulmuştu. 9 Haziran Parti Meclisi’nden güven amacıyla istifa eden Bülent Ecevit oybirliğiyle yeniden CHP genel sekreteri seçilmiş, 24 Haziran İstanbul’da üniversite öğrencileri Amerikan 6. Filosu’nun İstanbul Limanı’na gelişini protesto etmişti.            
 
Davutpaşa 1926 cephesi ise oldukça neşeli gözüküyordu 1966 yazı boyunca. Alipaşa’da bayram havası esiyordu.  Başkan Müfit Değer 1963 yılında devraldığı enkazı, inatçı ve özverili çabasıyla pırıl pırıl bir görünüme getirmeyi bilmişti. Belki dediğim dedik, çaldığım düdük anlayışıyla kimsenin söylediklerine kulak asmıyor, bildiğini okuyordu ama parayı o vermişti, düdüğü de kendisi çalacaktı elbette. Federasyonun kulüplere bol kepçe dağıttığı mali desteklerle değil, kendi cebinden ödediği paralarla yönetiyordu kulübü.Üstelik de Davutpaşa ikinci kümeye yükselmiş, dahası elinde genç ve yetenekli futbolcularla bir kadro oluşturmuştu. Demek ki başkanın futboldan anlamadığını kimse savlayamazdı.
 
Şimdi sıra ikinci kümede tutunmaya gelmişti. Geçen yılki kadrodan eksilenler vardı ne yazık ki. Vefa’ya giden ve birinci kümede başarılı maçlar çıkaran yetenekli sağaçık Ali Açıkgöz, arkadaşlarıyla pek uyum sağlayamayan Karagümrük çocuğu Öcal, iri gövdesiyle ikinci küme için epey hantal duran Ayhan Gündüz ve Erdoğan, İlker ve Önder eksilenler arasındaydı. Buna karşılık yığınla genç oyuncu Alipaşa semtine heyecan getirmişti. Çapa’da geçen başarılı bir yılın ardından yuvaya dönen kaleci Zeki Tüzalgan, Taksim ve Hasköy’de geçen uzun yıllardan sonra yeniden kürkçü dükkanında karar kılan deneyimli kaleci Alaaddin Zaimoğlu, Feriköy’den gelen solbek Erol İme,Sirkeci’den alınan teknik orta saha Hasan Bilgütay, yine Sirkeci’den gelen ve uyuşturucu illeti nedeniyle verebileceğinin azını verebilen güçlü santrfor Sarı Çetin, İzmir Denizgücü’ndeki askerliği biten ve mevsim boyunca coker görevi üstlenen canavar topçu Rafet Vural, futbolundan çok Bakırköy’deki birahanesiyle anılan Haydar Yoluğ, Trabzon uşağı Hamdi Hacıarifkaptanoğlu takımın yenileriydi. Bunlara genç takımdan gelip zaman zaman abilerine yardımcı olan  Fikri Pehlivan, Cezmi Sebat, Şinasi, Nevzat Açıkgöz, Metin Koçal, Nuri ve Şükrü Dik gibi tıfıl oyuncuları da ekleyebiliriz. Kaleci Sefa Erfa, savunmacılar Turgut Yüksel, Eşref Yetiş, Zihni Aydın, Oktay Mat, İbrahim Akan, Çağatay Uygun, orta saha Ünal Dündar, forvet Babür Bentürk, Necati Balaban ve Topkapılı İbrahim ise geçen yıldan kalan yiğitlerdi.
             
Müfit Değer çalıştırıcı için epey kafa patlatmış olmalıydı. Bir önceki yıl bizi başarıya ulaştıran Ali Mortaş’ın İstanbulspor ile olan bağı, yardımcısı imza antrenörü Turan Pekergöz’ün bilgi ve birikiminin bir üst lig için yetersiz oluşu kaygı yaratıyordu. Bu nedenle başkan düşündü taşındı ve Beşiktaş’a 1964-66 arası iki şampiyonluk kazandırmış olan Spajiç’in tavsiyesiyle Nikola Radoviç’i getirdi İstanbul’a. Maddi imkanları nasıl sağladı bu muamma ama Radoviç herhalde bizim takımı çalıştırarak Türkiye’deki koşulları tanımak ve kendini hazırlamak istiyordu ki kabul etti ve anlaştı yönetim kuruluyla. Gazeteler Eylül ayının üçüncü haftası Yugoslav çalıştırıcının İstanbul’a geldiğini yazıyor; bu, ikinci küme maçlarının başladığı tarih. Mart sonlarında doğru takımdan ayrılıp Adanaspor ile anlaşan başarılı çalıştırıcı demek ki altı ay kalmıştı aramızda ve ikinci yarının başlangıcını beklemeden terketmişti su alan gemiyi!
                        
Bediz Baysal, Sefa Erfa, Eşref Yetiş, Zeki Tüzalgan, Hasan Bilgütay gibi dönemin topçuları Radoviç’in çok ileri bir teknik adam kimliği taşıdığını, daha o yıllarda çağdaş futbolun temel ilkeleriyle haşır neşir olduğunu, kendilerine sayısız şeyler öğrettiğini söylüyor. Tabii Yugo’nun kibrit kutularının üstüne çiziktirdiği takım tertiplerini Başkan Değer’in çizip değiştirdiğini, antrenörün değil, kendi istediği oyuncuları onbire yerleştirdiğini ekleyerek.
 
Bediz Baysal bir kalecinin ayaklarını kullanma tekniğini, Eşref Yetiş oyunu bir bölgeye yığdıktan sonra kontra toplarla rakibi şaşırtma yöntemlerini, Hasan Bilgütay da açıklarla iç oyuncularının karşıt eksiltme taktiklerini hep bu değerli hocadan öğrendiklerinin ısrarla altını çiziyorlar.
 
Davutpaşa idmanlarını Sümerspor sahasında yaptı bu mevsim boyunca. İdmanlar Salı ve Perşembe günleriydi. Kurulan iyi kadroya karşın kent takımlarının yarattığı şiddet, rakip seyircilerin deplasmanlarda taşkın davranışları, hakemlerin korku nedeniyle oyuna hakim olamamaları, gece otel önlerinde taraftarların çaldığı davullar, hem saha içine, hem de saha dışına söz gelimi takım otobüsümüze atılan sayısız taşlar, kısacası saf ve katıksız bir barbarlık özeti olarak sunulabilir. Tabi seyircisizlik, maddi koşulların yetersizliği de. Ama yine de Müfit Değer’in bugün de hayranlıkla aktarılan ilkeleri gurur vericiydi. Güzel formalar, tertemiz takım elbiseler, deplasmanlara giderken en iyi taşıtların, hatta varsa uçağın tercihi, ekibin en iyi lokantalarda karnını doyurması gibi.
 
Mevsim öncesi, Ağustos sonu, Eylül başında yapılan Spor Toto Kupası maçları aslında senenin öngörüsüydü gibiydi. İyi oynamamıza karşın kaybettik bu karşılaşmaları. Mücadele iyi, sonuçlar kötüydü. Beylerbeyi’ne 0-2, Beykoz’a 0-1 yenildik, Kasımpaşa ile 0-0 berabere kaldık. 5 Ekim 1966 tarihinde oynadığımız Türkiye Kupası maçında ise Beykoz’a 2-3 mağlup olduk.
 
Mevsimin bir başka ilginç yanı ise birinci kümenin şampiyonlukta çekişen iki güçlü armadasının yani Fenerbahçe ile Beşiktaş’ın Yugoslav teknik adamlarının takımımızdan sık sık söz etmeleri, söylemlerinde Davutpaşa’ya gönderme yapmalarıydı. Şampiyonluğa ulaşan Spajiç de, Fener’den mevsim sonunda kovulacak olan Abdullah Gegiç de futbolumuzu eksik ve yetersiz bulduklarında, eleştirdiklerinde Davutpaşa’nın güçsüzlüğünü örnekliyor,  bir iktidarsızlık simgesi olarak sunuyorlardı kahverengi kavuniçi armadayı. Tuhaf, hatta komikti bu!
 
Davutpaşa 1966-67 mevsiminde, İkinci Türkiye Ligi beyaz gurupta yer aldı. Rakipler Bursaspor, Adana Demirspor, Güneşspor, Samsunspor, Toprakspor, Kasımpaşa, Konyaspor, Beylerbeyi, Kocaelispor, Boluspor, Kütahyaspor, Trabzonspor, Galata, Kayserispor ve Şekerspor’du.
 
18.9.1966, Boluspor 0-0
İlk maçımız deplasmanda Bolu karşısında oldu. Sefa’nın şahane oyunu ve son dakikada Mete’nin penaltısını kurtarması bize bu mevsim boyunca alabildiğimiz tek dış saha puanını getirdi. Kadromuz kalede Sefa, bekler Eşref, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Hasan, Çetin, Babür, Ünal, Fikri şeklindeydi. Bir puan almamız  sevindiriciydi kuşkusuz ama otelde Ünal Dündar’ın başarılı kalecimize yaptığı bir kolonya şakası ertesi hafta bir yenilgiye mal olacaktı. Şişenin kapağının birden fırlayıp, olanca sıvının Sefa’nın gözlerine kaçması nedeniyle görme bozukluğu çeken sporcumuz Kasımpaşa maçında hatalı bir gol yiyecek, Vefa Stadı’ndaki karşılaşmadan boynumuz bükük ayrılacaktık.
 
1.10.1966, Vefa, Kasımpaşa, 0-1.
Kadromuz Sefa (Alaaddin), bekler Eşref, Çağatay, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Erol, Rafet, Babür, Ünal, Fikri şeklinde.
 
5.10.1966 günü, Beykoz ile, Vefa Stadı’nda, Türkiye Kupası maçı oynuyor ve 2-3 kaybediyoruz.
              
9.10.1966, 19 Mayıs, Şekerspor 0-3
Üçüncü maçımız dış sahada, Ankara’da Şekerspor karşısındaydı. 19 Mayıs Stadı’nda oynanan bu maçı gencecik bir asker olan Davut Kılıç da seyredecekti. Ama ligin güçlü Ankara takımına gereken direnci gösterememiştik, 0-3. Kalede Sefa, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Çetin, Rafet, Babür, Ünal, Fikri onbirimizdi.
 
16.10.1966, 19 Mayıs, Toprakspor 0-2
Dördüncü maçımızı yine dış sahada, Ankara’da Toprakspor’a karşı yaptık ve yenildik, 0-2. Sefa Erfa yenilgiyi sahaya çıkmadan bir gece önce yaptığı sıcak banyoyla ilişkilendiriyor. Bembeyaz küvet, sıcacık suyla keyif çatan kalecimiz bu geceyi hatırladığında, adalelerinin yumuşadığını, maçta da bu gevşek kaslarla çok hatalı iki gol yediğini itiraf ediyor. Bilgisizlik işte, gençlik, diyor utanarak. Kalede Sefa, bekler Eşref, Turgut, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Çetin, Erol, Babür, Ünal, Fikri onbirimiz.
 
29.10.1966, Vefa, Samsunspor 0-0
Beşinci maçımızda rakip çok güçlü, Bursa ve Adana Demirspor ile birlikte şampiyonluk kovalayan Samsunspor. Vefa Stadı’nda mevsimin en dirençli oyunlarından birini çıkarıyoruz, 0-0. Ama dikkat çeken özelliğimiz, ilk beş karşılaşmada henüz rakip filelere gol bırakamamamız. İnişli çıkan oynayan Sefa bu kez altın makas. Kalede Zeki, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Rafet, Fikri, Babür, Ünal, Necati.
                                    
13.11.1966, Konyaspor 1-2
Altıncı maçımız deplasmanda Konyaspor ile. Kaybediyoruz ama ilk golümüzü de atıyoruz bu arada, Topkapılı İbrahim sallıyor rakip fileleri. Kalede Zeki, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Rafet, İbrahim, Babür, Ünal, Necati.
 
26.11.1966, Mithatpaşa, Adana Demirspor 0-1
İlk altı maçımızda ortaya koyduğumuz iyi futbolun karşılığını alamıyoruz gol sıkıntımız nedeniyle. Yedinci maçta da devam ediyor bu kısırlık. Mithatpaşa’da berbat bir havada oynadığımız ve güçlü rakibimiz Adana Demirspor’u ezdiğimiz karşılaşmayı da son dakikalarda yediğimiz talihsiz bir golle yitiriyoruz, 0-1. Kalede Sefa, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Rafet, İbrahim, Babür, Ünal, Necati.
 
10.12.1966, Mithatpaşa, Kocaelispor 4-1
Sekizinci maçımız kendi sahamızda, Kocaelispor’a karşı. Mükemmel oynayıp 4-1 yeniyoruz yeşil siyahlıları. Gollerin üçü Necati Balaban’dan, biri ise Ünal’dan. Balaban haftanın topçusu seçiliyor. Kadromuz kalede Sefa, bekler Ferhan, Turgut, haflar Oktay, İbrahim, Rafet, forvet Hasan, Fikri, Babür, Ünal, Necati şeklinde.
 
25.12.1966, Mithatpaşa, Beylerbeyi 3-0
Dokuzuncu hafta Mithatpaşa’da başka bir zafere imzamızı çakıyoruz. Lider Beylerbeyi karşımızda tutunamıyor, 3-0 galibiz. İki gol Necati, bir gol ise Babür Bentürk’ten. Onbirimiz kalede Sefa, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Rafet, Hasan, Babür, Ünal, Necati şeklinde.
 
8.1.1967, Mithatpaşa, Galata 0-1
Uğurlu 1966 yılı bitince, sihir kayboluyor ne yazık ki. 1967 yılı kötü başlıyor, kötü devam ediyor sonra da. Onuncu hafta maçımız yine Mithatpaşa’da soğuk bir kış günü, ezeli düşman Galata karşısında. Tarih tekerrür ediyor ve yine yeniliyoruz, 0-1. Oysa maçın tamamını baskın ve üstün oynuyoruz. Kalede Sefa, bekler Erol, Çağatay, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Rafet, Hasan, Babür, Ünal, Necati.
 
22.1.1967, Mithatpaşa, Güneşspor 0-0
On birinci hafta maçımız düşme hattı içinde olan rakiplerden Ankara temsilcisi Güneşspor ile. Mithatpaşa’da karlı ve balçık bir zeminde oynuyor ve 0-0 berabere kalıyoruz. Sahanın berbatlığına karşın iki taraf da göz dolduran bir enerji yayıyor kış mevsiminde. Kaleciler kurtarışlarla alanın yıldızları konumunda. Kalede Sefa, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, Ferhan, Rafet, forvet Hamdi, Ünal, Babür, Haydar, Necati onbirimiz.
 
29.1.1967, Trabzonspor 1-2
On ikinci hafta oldukça uzak bir deplasmana uçakla gitmek lüksünü yaşıyoruz. Rakip henüz güçlenmemiş, cılız bir Trabzonspor. 1-2 yeniliyoruz. Karşılaşma boyunca taş yağıyor sahaya, maç sonunda ise çocukluğu Trabzon’da geçen Sefa Erfa omuzlardan inmiyor. İyi oynadığımız, ama puan alamadığımız bir dizi maçtan bir başkası da bu. Tek gol 54.dakikada Rafet’ten. Kadro kalede Sefa, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Haydar, Rafet, Babür, Hasan, Necati şeklinde.
 
12.2.1967, Vefa, Bursaspor 0-2
On üçüncü maçımızı Vefa Stadı’nda yılın şampiyon armadası Bursaspor ile yapıyor ve kalecilerimizin yediği birer hatalı golle 0-2 yenik kapıyoruz. İlk yarı gösterdiğimiz mücadele alkışa değer ama ikinci yarı tükeniyoruz. Kalede Sefa (Zeki), bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, Ferhan, Fikri, forvet Hasan, Ünal, Babür, Rafet, Necati.
 
26.2.1967, Kayserispor 0-2
On dördüncü maçımızı çok soğuk bir havada, Kayseri deplasmanında oynuyoruz. Zihni Aydın’ın askerliğini bitirip aramıza yeniden geldiği gün ne yazık ki neşeli bir karşılaşma olmuyor. Rakip hem yemeklerimizin içine müshil hapı koyup oyuncularımızı zor durumda bırakıyor, hem de doksan dakika boyunca aşırı sertliklerle yıldırıcı, 0-2. Kalede Zeki, bekler Eşref, Erol,haflar Oktay, Turgut, Zihni, forvet Hasan, Fikri, Babür, Ünal, Necati onbirimiz.
 
11.3.1967, Vefa, Kütahya 0-2
Devrenin son maçını Vefa Stadı’nda güçlü Kütahya ile oynuyor ve berbat bir maç çıkarıyoruz, 0-2. Sonuçtan çok sahadaki bitap halimiz üzücü. Böylece dört yenilgilik bir diziye imza atıyoruz. Daha üzücü olan Nikola Radoviç’in bu azaba daha çok katlanamayıp aramızdan ayrılması kuşkusuz. Gazeteler maç sonunda taraftarlarımızın topçularımıza bağırıp çağırdıklarını yazıyor. Kalede Sefa, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Rafet, Hamdi, Babür, Ünal, Necati onbirimiz.
             
Böylece ilk yarıyı 15 maçta 2 yengi, 3 beraberlik ve 10 yenilgiyle kapıyoruz, yerimiz sonunculuk, attığımız sadece 9, yediğimiz çok değil, savunmamız iyi çünkü. 19 gol görüyoruz filelerimizde, puanımız 7.
 
19.3.1967, Vefa, Boluspor 0-3
İkinci yarıya çalıştırıcı Radoviç yerine emektar Turan Pekergöz ile başlıyoruz. İlk yarıda biraz top oynamaya çalışıyoruz ama sonra kelimenin tam anlamıyla eziliyoruz, 0-3. Sonlarda İbrahim’in maçın yıldızı Capon Rıdvan’ı hastanelik etmesi de epey üzücü tabi. Kadromuz kalede Sefa (Zeki), bekler Eşref, Erol, haflar Zihni, İbrahim, Ferhan, forvet Rafet, Fikri, Haydar, Babür, Necati şeklinde.
 
25.3.1967, Vefa, Kasımpaşa 2-1
On yedinci hafta çok şenlikli geçiyor, Kasımpaşa’yı Vefa Stadı’nın balçıktan farksız zeminine gömüyoruz, 2-1. Böylece beş hafta süren yenilgiler zincirini de kırıyoruz. Babür onuncu, Hasan yirmi yedinci dakikalarda atıyor gollerimizi. Umut veren bir oyun çıkarıyor ve hakkımızla iki puanı cebimize koyuyoruz. Kadromuz kalede Sefa, bekler Nuri, Zihni, haflar Oktay, Turgut, Ferhan, forvet Fikri, Hasan, Babür, Ünal, Necati şeklinde.
 
1.4.1967, Vefa, Şekerspor 0-0
On sekizinci hafta kendi sahamızda ligin en güçlü takımlarından Şekerspor’u ağırlıyor ve gurur veren bir oyun ortaya koyuyoruz. Bir puan bizim, 0-0. Emektar kalecimiz Alaaddin’in başarıda payı büyük. Kadromuz kalede Alaaddin, bekler Turgut, Zihni, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Babür, Hasan, Çetin, Ünal, Fikri şeklinde.
 
9.4.1967, Vefa, Toprakspor 1-1
On dokuzuncu hafta büyük bir fırsat kaçırıyoruz. Toprakspor’u  yenemeyerek kendi kaderimizi kendi elimizle yazıyoruz, 1-1. Çetin’in 33.dakikada attığı gol yeterli olmuyor. Kalede Alaaddin, bekler Turgut, Zihni, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Rafet, Hasan, Babür, Çetin, Fikri.
 
16.4.1967, Samsunspor 0-1
Yirminci hafta belki de mevsimin en güzel futbolunu oynadığımız, kudretli rakibimiz Samsunspor’u sahadan sildiğimiz dış saha karşılaşması. Ancak 0-1 yeniliyoruz, karşıtların çamurluklarına engel olamayarak. Sahaya yağmadık madde kalmıyor! Başarılı kalecimiz Alaaddin’in sakatlanması şanssızlık tabi. Kalede Alaaddin (Sefa), bekler Turgut, Ferhan, haflar Oktay, İbrahim, Rafet, forvet Babür, Hasan, Çetin, Ünal, Necati.
 
24.4.1967, Vefa, Konyaspor 0-1
Yağmur nedeniyle ertelenen maçta yeniliyoruz; sonun başlangıcı bu. Yazgımızı kabullenmenin zamanı! Ferhan kırmızı kart görüyor. Kalede Alaaddin (Sefa), bekler Turgut, Ferhan, Oktay, İbrahim, Rafet, forvet Çetin, Hasan, Babür, Fikri, Necati onbirimiz.
 
30.4.1967, Adana Demirspor 0-3
Havaların ısınması, umutların azalmasıyla zirveye oynayan Adana Demirspor deplasmanı başarısız geçiyor, 0-3. Ama Rafet’in oyunu göz kamaştırıyor, genç Cezmi de çok ışıltılı. Kadromuz kalede Sefa, bekler Nuri, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Rafet, forvet Hasan, İbrahim, Cezmi, Babür, Ünal şeklinde.     
 
7.5.1967, Kocaelispor 0-3 (Hükmen)
Yirmi üçüncü maçımız Kocaeli deplasmanı ve büyük bir hakem skandalına tanıklık ediyor. Yarım saat kadar oynanabiliyor karşılaşma. Altı yıldır kalemizi koruyan Sefa Erfa sahadan atılıyor, büyük ceza alıyor. Son kez forma giyiyor bu nedenle İzmit takımı karşısında. Hüzünlü ve tatsız bir veda. Ortalığı karıştıran olay rakiplerin kazandığı gol. Sefa Erfa, Açık oyuncusu en az bir buçuk metre dışardan yaptı ortayı, diye anlatıyor anılarında. File bekçimiz hakeme yaptığı sert itirazlar sonucu kendini bir anda soyunma odasında buluyor. Yerine geçen Metin de kalede rahat durmayınca, çıngar çıkıyor. Hakem de aleyhimize tatil ediyor karşılaşmayı. Kadromuz kalede Sefa, bekler Hasan, Turgut, haflar Oktay, İbrahim,  Rafet, forvet Cezmi, Metin, Çetin, Ünal, Necati.
 
13.5.1967, Vefa, Beylerbeyi 1-1
Yirmi dördüncü hafta maçımız Beylerbeyi ile. Azalan umutlar bu maçta tamamen sönüyor, 1-1. Babür’ün golüyle 13.dakikada öne geçmemize karşın doksan dakikayı yengiyle bitiremiyoruz. Kalede Alaaddin, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Rafet, forvet Hasan, İbrahim, Babür, Çetin, Necati onbirimiz.
 
21.5.1967, Vefa, Galata 0-1
Geriye sayma işlemlerinin başladığı yirmi beşinci hafta Galata ile oynuyoruz. İyi bir oyun çıkarmamıza karşın yine yeniliyoruz. Kalede Zeki, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Hasan, forvetRafet, Babür, Metin, Ünal, Cezmi onbirimiz.
 
28.5.1967, Güneşspor 1-2
Ankara deplasmanında Güneşspor’a 1-2 yenilince en iyimser Alipaşalı bile pes ediyor. Oysa mücadelemiz hiç de kötü değil. Golümüz Rafet’ten, 64.dakikada. Kalede Zeki, bekler Turgut, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Hasan, forvet Rafet, Babür, Cezmi, Ünal, Necati tertibiyle çıkıyoruz sahaya.
 
4.6.1967, Vefa, Trabzonspor 3-1
Yirmi yedinci hafta en parlak oyunlarımızdan birini çıkarıyoruz, umutların sıfırlandığı noktada. Pontus temsilcisi Trabzonspor’u Vefa Stadı’nın tozlu zeminine pul gibi yapıştırıyoruz, 3-1. Sonuçtan çok oynadığımız oyun gösterişli. En güzeli on hafta süren galibiyet hasretimizin bitmesi. Maç sonunda Pontus taraftarları Müfit Başkana saldırıyor, karakolluk oluyorlar. Goller Babür, Çetin ve Necati’den. Takım tertibimiz kalede Alaaddin, bekler Eşref, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Ferhan, forvet Şinasi, Çetin, Babür, Rafet, Necati şeklinde.
 
11.6.1967, Bursaspor 0-3
Yirmi sekizinci haftaki maçımız şampiyon Bursa ile, 0-3 yeniliyoruz. Yenilgimiz önemli değil elbette. Bursa maçımızın tarihi önemi hatır şikesi olmasıyla ilişkileniyor. Biz sonuncu olsak bile, Bursaspor işi sıkı tutuyor maç öncesi. Şampiyonluk yolunda bir darbe almak istemiyor. Çünkü önceki iç saha maçı karşılaşması, Galata’ya karşı yedikleri vurgun çok sarsıcı. Baskılı oynadıkları maçı, Sabahattin’in kırk beş metreden savurduğu füzeyle son dakikada 0-1 kaybetmeleri kendilerinde şok etkisi yaratmış durumda. Bursalılar rakipleri Samsun ve Adana Demir’i umutlandırmak istemiyor ve maç 30.000 TL’ya bağlanıyor Müfit Değer’in Bursa tekstil bağlantıları aracılığıyla. Oyunculardan sadece İbrahim Akan ve Alaaddin Zaimoğlu’nun haberi yok şikeden. Söz gelimi Oktay Mat vurduğu kafa şutu direkte patladığında üzüntüyle başını elleri arasına alıyor. Kadromuz kalede Alaaddin, bekler Eşref, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Rafet, forvet Şinasi, Nevzat, Babür, Ünal, Necati şeklinde.
 
18.6.1967, Vefa, Kayserispor 1-2
Yirmi dokuzuncu hafta maçımız kendi sahamızda ve Kayseri karşısında. Bezginlik ve bozgun havası içinde sahadan yenik ayrılıyoruz, 1-2. Golümüz sekizinci dakikada Ünal Dündar’dan geliyor. Kadro kalede Alaaddin, bekler Eşref, Erol, haflar Oktay, İbrahim, Rafet, forvet Cezmi, Şinasi, Babür, Ünal, Kamil şeklinde.
 
25.6.1967, Kütahyaspor 1-4
İkinci küme maceramız otuzuncu hafta dış saha maçıyla mutsuz son ile bitiyor. Rakip güçlü Kütahyaspor. 1-4 yeniliyoruz, tek gol şahane bir maç çıkaran genç Cezmi Sebat’tan. Kadromuz kalede Alaaddin, bekler Erol, Zihni, haflar Necmi, İbrahim, Rafet, forvet Şükrü, Şinasi, Babür, Ünal, Cezmi şeklinde.
 
Şimdi mevsim sonundaki durumumuza göz atalım. Otuz maç yaptık, dört galibiyet, altı beraberlik, yirmi de yenilgi aldık. Attığımız 19, yediğimiz ise 46. Puanımız sadece 14 ve Kasımpaşa ile birlikte gelecek yıl kurulacak olan üçüncü ligin yolunu tutuyoruz. Belki sonuçlar parlak değil ama üstümüzdeki Kasımpaşa, Toprakspor, Beylerbeyi, Galata, Güneşspor, Kocaelispor gibi takımlardan aşağı kalır bir yanımız yok, hatta belki daha iyiyiz. Ama koşullar bu başarısızlığı getiriyor, mali gücümüz bunu aşmayı engelliyor.       
 
Gelelim yılın başarılı genç takımına. İstanbul gençler ligi iki gurup üstünden oynanıyor, beyaz ve kırmızı. Biz kırmızıda yer alıyoruz. Rakipler şampiyon İstanbulspor (? 0-0), Vefa (0-2, ?), Kasımpaşa(0-0, 2-0), Süleymaniye (?, 0-0), Fenerbahçe, Taksim (1-1, ?), Yeşildirek (?, 3-1), Karagümrük, Beykoz (1-0, ?) ve Adalet. Birincilik için İstanbulspor ile çekişiyor ama Ali Mortaş’ın güçlü talebelerine diş geçiremiyoruz. Ama takımımız mevsim boyu A takımına da takviye yapıyor, umut veriyor. Kaleci Zeki, savunmada Yavuz Turna, Nuri, Gazanfer, Şükrü Dik, orta sahada Şinasi, Fikri Pehlivan forvette Nevzat Açıkgöz, Cezmi Sebat ve Metin Koçal seneye adlarını yazdıran oyuncular.