1974-75








1974-75


Eylül ayı bir cinayetle sarsılıyordu. Yılmaz Güney Adana’da Yumurtalık ilçesi savcısını öldürmüştü. 18 Eylül daha vahimdi. CHP-MSP koalisyonu bozulmuştu. 1975 yılı yine iç açıcı başlamadı. 19 Mart Demirel başkanlığında dört sağcı partiden oluşan (AP, MSP, MHP, CGP) Milliyetçi Cephe hükümeti kurulmuştu. Ekonomi alarm veriyor, siyasal gerilim artıyor, ideolojik ve mezhepsel düşmanlıklar körüklenip duruyordu.
 
Bizim mahallede işler bambaşkaydı. 1974-75 mevsimi Davutpaşa için çok farklı bir yıl oldu. Artık amatör kümedeydik çünkü. 1973-74 mevsimi sonunda ‘’doktorlar yönetimi’’ kılavuzluğunda üçüncü kümeden paldır küldür düşülmüş, bunun sonucunda da profesyonel kadro tamamen dağıtılmıştı. 1974 yazı oldukça sıcak geçti kahverengi kavuniçi camia için. Boşalan başkanlık koltuğuna Cevat Aksay oturdu. Hakkı Yağız da yönetimin önemli parçalarından biriydi, ikinci başkandı. Tuncer Doğanca genel sekreterliği, belediye zabıtası Nihat Sırdar umumi kaptanlığı, Raşit Çetin muhasebeyi, Şaban Balkanlı kulüp müdürlüğünü, Müfit Değer basın sözcülüğünü üstlendi. Kulüp bu mevsim içinde dört dalda faaliyet gösterdi. Futbol, tenis, atıcılık ve basketbol.
 
Tartışmalar hararetle yapıldı. Odaklanan konu elbette amatörde ne yapılması gerektiğiydi. Katılalım mı, katılmayalım mı görüşleri at başı gidiyordu. Eski başkan Müfit Değer ağırlığını koydu ve rotayı belirledi sonunda. Davutpaşa mücadele edecekti İstanbul birinci amatör kümede. Takım Rıdvan Şumlulu ve yardımcısı Davut Kılıç’ın mahir ellerine bırakıldı. Giden profesyonellerin yerine ise genç takımda yaş sınırını doldurmuş oyuncular alındı, birkaç takviye yapıldı. İbrahim Tezeren bu gençlerin yanına deneyimli abi olarak getirildi.  
 
Hazırlıklar daha Haziran ortasında başladı bu mevsim. Ağustos başına kadar sürecek olan Milliyet Kupası turnuvasında sayısız yıldız boy gösterdi. Davutpaşa şampiyon oldu, sevindiriciydi bu. Yeni mevsim için de umut vericiydi. Çukurbostan’daki maçlarda Sungurlar, 19 Mayıs, Kocabahçe, Eserspor, , Babadağ, Uzunyusuf, M.Kimya gibi takımlar yer almıştı. 
 
14 Ağustos 1974 günü Çukurbostan’da mevsimi açtık. Genç ve amatörler bir aradaydı. Cevat Aksay ve Hakkı Yağız umut veren sözlerle camiaya umut katmaya çalıştı. Bugüne kadar uğradığımız haksızlıkların üstüne sünger çekiyoruz, topçulardan centilmence mücadele bekliyoruz, dediler. Davut Kılıç ardından senenin ilk idmanını yaptırdı.
 
Davutpaşa 1974-75 mevsiminde altı guruplu İstanbul birinci amatör kümesinin F gurubunda yer aldı. On bir takım mücadele ediyordu yanımızda. Sultantepe, Cibali, Demirspor, Ümraniye, Sümerspor, Yayla, Aksaray, Pendik, Bağlarbaşı ve Taksim. Ama Taksim yeterli hazırlıkları yapamadığı için lige katılamadı. Erkenden havlu atmış oldu böylece.  
 
Mevsime baktığımızda genç kadromuzla çok iyi mücadele ettiğimizi ama bir türlü gol atmayı başaramadığımızı görüyoruz. Hükmen kazanılan Taksim maçları dışında çıktığımız 18 maçta atabildiğimiz gol sayısı sadece 5, bu da daha iyi bir derece almamızı engelliyor. Takımın oyun sistemi 4-3-3. Maçların oynandığı sahalar ise Vefa, Eyüp, Şeref, Alibeyköy, Maltepe, Anadoluhisarı, Paşabahçe. 
 
Mevsimin başarılı orta saha neferi Necip Timurözü takımı ‘’çok iyi anlaşmış, arkadaşlığın tavan yaptığı, başarılı top oynayan bir armada’’ olarak anımsıyor. Gençlerden kurulu, dinamik ve enerjik bir ekibiz. Ama sorun gol yollarında. İyi futbol golle taçlandırılamayınca,  istenen sonuçlar alınamıyor ne yazık ki!
 
Timurözü’nün bir anısını şöyle. İlk kez A takımda yer alan genç oyuncu, 18 yaşında amatör kümeye atıyor adımını. Ama ilk maçta yaşadığı büyük bir şaşkınlık ve hayal kırıklığıdır. 1-1 biten Sümerspor maçında otuzunu devirmiş, kocaman adamlarla burun buruna geliyor Timurözü. Kendisi daha gencecik, bıyıkları terlememiş bir topçu. Sanki babasıyla oynuyor izlenimine kapılıyor. Türbünden sürekli küfreden seyirciler de cabası. Ama geçen günler uyumu da birlikte getiriyor.
 
Mevsimin ilk maçını 15 Eylül 1974 günü Sümerspor ile yapıyor ve yenişemiyoruz, 1-1. 18 Eylül 1974 Cibali’ye 1-2 yeniliyoruz,  golümüz Cumhur Değer’den. Asım, Sait, Mehmet, Ömer, Atilla, Necip, Mehmet, Cumhur, İbrahim, Kemal, Süha. 22 Eylül 1974 güçsüz Bağlarbaşı karşısında da başımız eğik, 0-1. Mevsim sonu küme düşecek rakibimize boyun eğmemiz senenin en karanlık günü olmalı. Asım, Ömür, Mehmet, Ömer, Atilla, Ali, Mehmet, Hüseyin, Kemal, İbrahim (Ekrem), Süha. 28 Eylül 1974 Aksaray ile berabere kalıyoruz, 0-0.  Asım, Ali, Mehmet, Davut, Atilla, M.Emin, Cumhur (Süha), İbrahim, Ekrem (İbrahim), Kemal, Hüseyin.
 
12 Ekim 1974 güçlü Demirspor karşısında da boynumuz bükük,  0-2. Asım, İdris, Atilla, M.Emin, Mehmet, İbrahim, Necip, Davut, İbrahim, Hüseyin, Süha. 20 Ekim 1974 bizden asla güçlü olmayan Pendik ile yenişemiyoruz, 0-0. 26 Ekim 1974 mevsimin en aydınlık günü. Gurubun horozlarından Sultantepe’yi 1-0 yeniyoruz. Ender gol attığımız günlerden, ender yengilerden biri.
 
3 Kasım 1974 Yayla ile kardeşçe, 0-0. Asım, Mehmet, Ömer, İbrahim, Atilla, Hüseyin, Mehmet, Necip, İdris, Kemal, Süha. 10 Kasım 1974  büyük bir başarıya imza basıyoruz. Başa güreşen Ümraniye ile berabere kalmayı başarıyoruz, 0-0.
 
Böylece ilk yarıyı bitiriyoruz. Taksim’i hükmen 3-0 yenerek aldığımız yengi ile birlikte 2 galibiyet, 5 beraberlik, 3 de yenilgimiz var. Attığımız 6, yediğimiz 6, puanımız 9.
 
İkinci yarıya 30 Kasım 1974  günü Cibali’ye yenilerek giriyoruz, 0-1. İkinci maçımızda güçsüz Bağlarbaşı karşısında yine iki puana kavuşamıyoruz, 1-1.  8 Aralık 1974. Sümerspor ile puanları paylaşıyoruz, 0-0. 22 Aralık 1974 Aksaray’a yeniliyoruz, 0-1.
 
Yeni yıla umutla ve neşeli giriyoruz. 5 Ocak 1975 Demirspor’u yeniyoruz, 1-0. İkinci yarının ter dökerek aldığımız tek yengisi bu. Böylece ilk yarıda aldığımız iki farklı yenilginin rövanşını almış oluyoruz.  11 Ocak 1975 Pendik ile kardeşçe bölüşüyoruz puanları, aynen ilk yarıda olduğu gibi, 0-0. 19 Ocak 1975 kudretli Sultantepe’ye yeniliyoruz, 0-2. Dinçer, İbrahim, Mehmet, İbrahim, İdris, Ekrem, Cumhur, Hüseyin, Kemal, Necip, Süha. 25 Ocak 1975 Yayla’ya mağlubuz, bu yenilgi daha yukarı sıralara çıkmamızı engelliyor, 0-1. Asım, İbrahim, Mehmet, İbrahim, İdris, Necip, Mehmet, Hüseyin, Ekrem, Cumhur, Süha.
 
2 Şubat 1975 güçlü Ümraniye’ye farklı yeniliyoruz, 0-3. Dinçer, Cumhur, Mehmet, İdris, Ali, Ekrem, Necip, İbrahim, Hüseyin, Kemal, Atilla. Böylece mevsim bitiyor. İkinci yarıda ilk yarıya göre daha az başarılıyız. On maçta 2 galibiyet, 3 beraberlik, 5 yenilgi alıyoruz. Attığımız 5, yediğimiz 9. 7 puan toplayabiliyoruz.
 
Şimdi toplama bakalım. 20 maç, 4 galibiyet, 8 beraberlik, 8 yenilgi. Atılan 11, yenilen 15. Puan 16. Bağlarbaşı ve lige katılmayan Taksim’i bir alt lige gönderiyor, Alipaşa ahalisinin keyfini bozmuyoruz.  
 
Kaleyi genç takımdan gelen on sekizine hakim, cesur ve gözüpek Asım korudu yıl boyu, Dinçer yedeğiydi. O da uzun boylu, üniversiteli, temiz bir kaleciydi. Yine altyapıdan gelen sert, takoz gibi, güçlü Atilla savunmanın her yanında yer aldı. Savunmanın ortasındaki yaman ikili Mehmet Ecevit ve İbrahim Tezeren’di. Ecevit gençten gelmişti, iki ayağıyla da toplara çok sert vuruyordu. Hava toplarına hakimdi. Topları iyi oyuna sokuyordu. Bir yıl sonra Erzurum’un yolunu tutacaktı. İbrahim Tezeren ise çok iyi bir savunmacıydı. Hava toplarına hakimdi. Hırslıydı. İdris, Ali, Ömer, Davut Kılıç ve Cumhur da savunmada görev verildiğinde başarıyla yer aldılar.  
 
İsmail Serdar, Cumhur Değer, Necip Timurözü, Hüseyin Çakıroğlu ve Mehmet Emin orta sahayı parselleyen gençlerdi. İsmail Serdar şu anda İngiltere’de. Fiziki gücü fazlaydı. Adam markajında başarılıydı. Ufak tefekti ama hırslıydı. Necip Timurözü topu iyi kullanmasıyla dikkat çekiyordu. Ayağından kimse top alamazdı. Kalçasını iyi kullanırdı. Cumhur Değer ise ters toplar atan ve iyi şutlar çeken bir topçuydu. Teknikti.
 
Kurtuluş Lisesi beden öğretmenliği yapacak teknik, uzun bacaklı, savunma yönü güçlü Ekrem Buğdaypınarı her mevkide coker işlevi gördü. Kemal sağ açıktı, süratliydi, kuvvetliydi. Süha Kartallıoğlu ise sol açık. Lakabı Rensenbrik’ti. Müthiş teknikti. Sol ayağını raket gibi kullanırdı. Bacak arası yapmayı severdi. Kuvvetli ama hırssız bir oyuncuydu. Servet ise santrfordu, toplara sert vururdu, rakibi iyi bozardı.