DİYADİN DOĞAN





 








Fındıkzade kedileri Diyadin Doğan abilerini, yüzünü hiç görmemiş olsalar da, aslında yakından tanıyorlar. Çünkü Diyadin Doğan, kulübümüzün her türlü görsel tasarımını üstlenen ve layıkıyla uygulayan soylu emekçi Muhammet Tozlu’nun iş arkadaşı ve tüm Davutpaşa 1926 görsellerinin bilgisayarda tasarımlarını yapan meçhul kahraman. Yani Tutya Sokak’taki tabelamızdan girişteki devasa panoya, kedi kulübelerinden lokal damına eklenen damlalara, binamızın duvarlarını süsleyen dev fotoğraflardan, kulüp içinde karşımıza çıkan her türlü görüntüye kadar.
 
Diyadin Doğan 20 Ağustos 1986 Batman Kozluk doğumlu. Ailemizin Güneydoğulu üyelerinden. Vikipedya ustamızın yardımıyla Kozluk’un Batman’ın en büyük ilçesi olduğunu öğreniyoruz. Tarihi bir yerleşim birimi olduğunu, Türkiye – İran karayolunun geçtiği güzergahta yer aldığını, doksanlı yılların ortalarına kadar güçlü aşiretlerin etki alanında kaldığını, bu tarihten sonra da aşiret yapısının süratle çözüldüğünü, Ase adlı köyün civarında şu anda bir baraj inşa edildiğini, baraj bittiğinde ovadaki köylerde tarım yapılabileceğini de! Teşekkürler Vikipedya!
 
Gelelim Diyadin’in yaşamına. Döndü Anne ev hanımıymış, Mehmet Baba hayvan tüccarı. Dokuz kardeşlermiş, beşi erkek dördü kız.
 
Diyadin’in okul yaşantısı oldukça kısa sürmüş. Atatürk İlkokulu’nu bitirince, hemen hayatın kollarına bırakmış kendisini. Ve bir yıl içinde farklı işlere bulaşmış. Hayvancılık, lokantalarda bulaşıkçılık, kebapçılarda aşçı yamaklığı gibi.
 
Diyadin’in Kozluk’tan ayrılışı 1998 yılında. 12 yaşında taşı toprağı altın Konstantinopolis topraklarına ayak basmış. Ve yine çalışkanlığıyla, direnciyle, aklıyla tırnaklarıyla kazıya kazıya yığınla iş yapmış, meslek öğrenmiş.
 
İlkin kebapçılarda edindiği deneyimle işe girişmiş. Zaman ilerleyince Zeytinburnu’nda lokantacılığa soyunmuş, Ambarlar Caddesi’nde. Sonra Merter’de büfe işletmiş. Ardından rota değiştirmiş, kültür sanat konularına kafa yormuş, Esenler Menderes Mahallesi’nde bu tür etkinlikler içinde bulmuş kendisini.
 
Bu gelgitler içinde öğrenmiş Diyadin bilgisayar kullanmayı. Ayak üstünde bilenlerden, ustalardan kısa dersler almış, bütün boş zamanlarını ekran başında geçirir olmuş. Kurcalaya kurcalaya farklı programları çözmüş, uygulamaları başarıyla becermiş. Böylece görsel tasarımları yapmaya başlamış. Mükemmel bir ikili oluşturduğu Muhammet Tozlu ile tanışmaları ise 2010 senesinde. 
 
Diyadin’in dünya evine girişi 2009’da Bahar Hanım ile. İki kız çocuğu olmuş bu birliktelikten. Şevval 2010, Serra 2014 doğumlu.
 
Diyadin’in en büyük merakı tiyatro. Hem oyunlar seyretmekten, hem de fırsat buldukça sahneye çıkıp oyunculuk yapmaktan müthiş mutluluk duyuyor. Bu ilgi kültür sanat faaliyetlerine yöneldiği günlerden kaynaklanıyor. İki binli yılların ortaları olmalı. Okmeydanı’ndaki Şark Kahvesi adını taşıyan kurumda da kısa bir eğitim bile aldığını da söylüyor. Ama tiyatro sevgisi içinde bir yerlerde hep saklı duruyor. Amacı küçük bir tiyatro gurubu oluşturup, bu soylu sanatı yurdumuzun en ücra köylerine kadar götürmek, oyunlarını dağ köylerinde bile oynamak, insanlarımızla paylaşmak.
 
Diyadin iyi bir sürücü, 2005 yılından beri araba kullanıyor, şu anda Renault Kangoo’su var.
 
Diyadin’in sayısız etkinlik içeren yaşamında elbette futbolun da bir yeri var. 2003-5 arası İstanbul ikinci amatör liginde yer alan Esengücüspor’da iki yıl top koşturduğunu söylüyor. Ancak iki dizinde de oluşan menisküs arızası onu ne yazık ki engellemiş bu uğraşında.
 
Diyadin’in müzik zevki hızlı yerli poplara yönleniyor. Sabah gazetesi okuyor, televizyonda yabancı sinema örnekleri ve müzik kanallarını izliyor.
 
Diyadin kendisini ‘ılımlı, hoşgörülü, saygılı, sevgi dolu, kimseyi hor görmeyen biri’ olarak tanımlıyor. Onun da aynen kankası ve iş ortağı Muhammet Tozlu gibi el becerileri sonsuz. Tadilat ve tamirat işlerini gözü kapalı yapıyor küçük yaşlardan beri. İcatların anasının yokluk olduğunun altını çiziyor gülümseyerek.
 
Diyadin Kozluk için de sadece güzel şeyler söylüyor. İnsanının huzurlu yaşamaya gayret edişini, tütün tarımı yapılan ovalarını, hayvancılık faaliyetlerini iyicil duygularla hatırlıyor.