CEM ÖNEN


 





Ucu bucağı gözükmeyen genişlikteki Davutpaşa 1926 ailesinin 21.yüzyılda Birmingham kentine hicret etmiş olan  üyesi Cem Önen’i Esekapı kedileri uyumlu, güleryüzlü ve kavgadan uzak kimliğiyle tanıyor ve seviyorlar.  
 
Cem Önen Birminghamlılar için oldukça önemli bir günde gelmiş dünyaya. 25 Aralık 1967 tarihinde. İsa Peygamber ile aynı gün doğmuş olmak Çukurbostan günlerinin çevik ve korkusuz kalecisine daha bir güven veriyor olmalı!
 
Önen’in doğumu Cerrahpaşa’da. Haseki (1967-69), Küçükhamam (1969-73), Kocamustafapaşa (1973-80), Fındıkzade Ahmet Hikmet Sokağı (1980-86), Fındıkzade Oğuzhan Caddesi (1986-2002) Önen’in yaşamış olduğu semtler. Önen’in 2002-12 arası Coventry, 2012 sonrası da Birmingham’da yaşadığını ekleyeyim.
 
Kocamustafapaşa İlkokulu, Kocamustafapaşa Lisesi orta bölümü, Sultanahmet Endüstri Meslek Lisesi torna tesviye bölümü Önen’in gitmiş olduğu okullar. Mezuniyet yılı 1985.
 
Önen’in Çukurbostan’a geliş tarihi 1981. Rıdvan Şumlulu ve İskender Keleş ilk hocaları olmuş. Şumlulu hemen kaleyi göstermiş Küçük Cem’e. Böylece mevkii ilk denemede belli olmuş. 14-16 takımında yer bulmuş kendine. Ama yıllar içinde Malzemeci İsmail, Atilla Hoca ve Hayri Hoca da gelişimine katkıda bulunmuşlar genç sporcuya.
 
Bir sonraki aşama genç takım olmuş ama yaşı oldukça ufakmış Cem’in. Bu nedenle Mustafa Abacı ve Şenol Nukan’ın file bekçiliği yaptığı takımda Musa ile birlikte çalışmış, antrenmanlara katılmış, deneyim kazanmış. 1983-84 yılları arasında fırsat buldukça stoper ve santrfor da oynamış. Malzemeci İsmail abisi kendisinden yazlık maçlarda nedense hep kesici olarak yararlanırmış. Böylece Önen iyice pişmiş yetenekli abiler arasında. Bu yazlık maçlarda Piç İsmail ve Ali Hamurcuoğlu gibi süper topçular da boy gösterirmiş çünkü. Önen’in birkaç maç da amatör takımda yer almışlığı var. Ercüment Sölombaz’ın yedeğiymiş çoğu zaman.
 
1981-85 arası süren Davutpaşa serüveni  boyunca Cem büyük takımların seçmelerine de katılmış ve hep başarılı olmuş. Ama liseden izin alamaması büyük umutlar beslediği Galatasaray deneyimiyle ilgili umutlarını erkenden suya düşürmüş. Böylece Cimbom yerine Sultanahmet Meslek Lisesi’nin kalesini koruyabilmiş 1983-85 arası. Okul maçlarında oynamış.
 
1986-87 mevsiminde Önen’i Beşiktaş’ta görüyoruz. A takım kalesini Jurkoviç ve Zafer koruyormuş o günlerde. Sadi ile birlikte amatör takımın kalesine geçmiş haliyle. Başarılı oyunları nedeniyle birçok takım teklif götürmüş genç kaleciye. Ama Kara Kartallar lisansında sorun çıkarınca Cem’e bir küskünlük gelmiş. Soğumuş biraz futboldan. Ama sonunda Beşiktaş’ın pilot takımı Yıldız’da karar kalmış. Birinci amatörde zor günler yaşayan takımının kümede kalmasını sağlamış başarılı oyunlarıyla.
 
Daha sonra Cem’i üçüncü lig takımlarından Bilecikspor’da görüyoruz. Burada da kurtarışlarıyla göz doldurmuş, haftanın karmasına sık sık seçilmiş ama dizine aldığı bir darbe sonucu yaşadığı  sakatlık nedeniyle geçirdiği ameliyat uzun süre engel olmuş futbol yaşantısına.
 
Sonra arkadaşı Tuncay Vatansever’in de forma giydiği, üçüncü ligin güçlü temsilcisi Denizli Buldan’da kaleyi devralmış. Güzel maçlar çıkarmış.
 
1991-92 yıllarında Cem Önen’i vatani hizmetini yaparken buluyoruz. Acemilik Kütahya’da hava eri olarak, usta birliği ise İzmir Güzelyalı’da. Nail Yalınkılıç ve Hüsnü Öğün hocaların gözetiminde İzmir Havagücü’nde oynanan sayısız maçla geçiyor postallı günler.
 
Önen 1992 senesinde terhis olduğunda futbola dönüş yapmıyor. Meşin topa olan özlemini mahalle maçlarında ve yazlık turnuvalarda gideriyor. Bu küskünlük 1996 yılına kadar sürüyor. Üçüncü lig hedefiyle atılım yapan birinci amatör ekibi Bayrampaşa’dan gelen teklife kadar sürüyor bu. Önen’li Bayrampaşa iyi maçlar çıkarıp gurubunda birinci oluyor ve yükselme maçlarına katılıyor. Ama Kilimlispor ile yapılan maçta dönen dolaplar, gelen şike teklifleri, satın alınan hakemler ve seyircilerden gelen baskılar genç oyuncuyu tiksindiriyor ayaktopundan ve şalteri indiriyor genç yaşında.
 
Önen’in iş hayatı oldukça erken başlıyor. Baba mesleğine yöneliyor daha ilkokul yıllarında. Kapalıçarşı’da deri dükkanı var babasının. Birader Demir de yine küçük yaşlarda başlamış ticaret hayatına. Ama Demir Önen futbol sonrası Antalya’ya taşındığı için bu güney kentinde sürdürüyor yaşamını. Cem abisinin de yanına gidiyor sık sık, futboldan fırsat buldukça. Böylece ticarete küçücük yaşlarda atılmış oluyor, incelikleri öğreniyor.
 
Önen’in dünya evine girişi 1997 yılında ama ne yazık ki 2002 yılında Sisler Ülkesi’ne göçtüğünde bu birliktelik bitecektir. Önen’in bu hicretine bir rastlantı ön ayak oluyor aslında. Tanıştığı bir genç kız ona bu düşünceyi aşılıyor ya da hayallerini gerçekleştirmesine yardımcı oluyor. İlk durak Coventry.
 
2002-12 arası geçen senelerde Cem Önen Coventry’de hem çalışıyor, hem de kalecilik maharetlerini gösteriyor fabrika takımında. Firmanın ismi Novem. Rover arabalarının iç aksamını üretiyorlar. Deplasmana da gidiyorlar üstelik. Almanya’da şampiyonluk bile elde ediyorlar Cem’in kurtarışları sayesinde. İki sene sürüyor bu Novem deneyimi. Sonrasında DHL’in bir yan kuruluşunda çalışmaya koyuluyor Önen.
 
Cem Önen kalecilik biçemini anlatırken, örnek aldığı kalecinin seksenli yılların en gözde file bekçisi Dasayev olduğunu söylüyor. Esnek, hava toplarına çok hakim, refleksleri mükemmel olan Dasayev’i bugün de heyecanla anıyor. Ben de çok korkusuzdum, diye ekliyor.
 
Cem Önen kişiliğini ‘’herkesle iyi geçinen, şakalaşmayı çok seven biri’’ diye özetliyor. Müzik dinlemesini sevdiğini söylüyor. Başta Türk Sanat Müziği olmak üzere, kulağa hoş gelen tınıları yeğliyor.
 
Önen futbol dışında hentbol ve masa tenisi sporlarıyla da içli dışlı. Gençliğinde sinemaya çok gidermiş. Esekapı’daki İstanbul, Kocamustafapaşa’daki Can sinemalarını hayırla yad ediyor. Komedi filmlerini yeğlermiş daha çok.
 
Önen televizyonda spor izlencelerine bakınıyor, bir de özellikle doğa belgesellerine. Alkol ve cigara kullanmıyor, bekarlık sultanlık diyor. Ama ekliyor ardından. Her an her şey olabilir, diye.
 
Önen’in Davutpaşa 1926 ailesi içinde en çok yakın olduğu isimler Derviş Ay, Adem Yıldırım, Tuncay Vatansever, Birol Şahinler, Ömer Şensoy, Zengin Dağıdır.
 
Önen 13 senedir yaşadığı İngiltere için olumlu şeyler söylüyor. Oturmuş ve disiplinli bir toplum olarak tanımlıyor Sisler Ülkesi’ni. Kafasına oldukça uyuyor şekli şemali. Uyum sorunu hiç yaşamamış orada. Dil öğrendikten sonra her şey burada nasılsa, orada da aynı şekilde devam etmiş. Ters yönde akan trafiğe bile hemen alışmış. Wolswagen Polo’suyla cirit atıyor yollarda. 
 
Önen Türk siyasetini ve ekonomik durumumuzu iyi gözle görenlerden biri değil. Dış politikanın çıkmaza girdiğini belirtiyor, doğal zenginliklerimizin hakkıyla kullanılmadığının altını çiziyor.