BARAN SARIKAYA
Fındıkzade’nin sevimli kedileri 2014 yazsonunda Davutpaşa 1926 ailesine katılan genç Baran Sarıkaya abilerini, izledikleri son iki yılın altyapı maçlarında çok beğendiler. Geleceğiyle ilgili de çok pembe düşler besliyorlar bu yeni file bekçimizin.
Baran 17 Kasım 2003 Karagümrük doğumlu. Ailemizin bol sayıdaki akrebinden birisi. Daha önce Karagümrük, İskenderpaşa, Çapa gibi semtlerde yaşamış. Bugün Topkapı’da, Şehit Alpay Başaran Sokağı’nın havasını soluyor.
Emine Anne ev hanımı, Hüseyin Baba telefoncu. Altı kardeşten biri Baran, beş kızkardeşe sahip.
Baran İskenderpaşa İlköğretim Okulu sonrası şu anda Çapa Atatürk Ortaokulu öğrencisi. Orta karar bir öğrenci olduğunu söylüyor. Türkçe dersini seviyor, İngilizcede zorlanıyor. Şerif Çekiçler ve Cem Önen abilerinin yardımına ihtiyacı var gibi.
Baran futbola her Türk topçusu gibi mahalle aralarında başlamış, okulda göstermiş ilkin hünerlerini. 2014 yazında iki Davutpaşalıkankası Oğulcan ile Yusuf kendisini lokale getirmişler elinden tutup. Böylece kahverengi ve kavuniçi renklerle tanışmış. Önce orta sahada yer alıyormuş ama Sadullah Şenol hocası kendisini yetenekli görmüş olmalı ki Baran’a kale direklerinin arasını göstermiş. O da hemen kabul etmiş yeni mevkisini.
Baran 2014-15 mevsiminde hem U12, hem U13, 2015-16’da da sadece U13 kalesini korumuş. Boyu 1.58. kaleci eğitimini ilkin Sadullah Şenol, daha sonra Ünal Tonbul’dan almış.
Şu anda Yalova’da küçük kalecileri çalıştıran ve önceki yıllarda Türk futboluna Volkan Demirel’i armağan eden Ünal Tonbul öğrencisini şöyle tanıtıyor. ‘’Baran’ı çok seviyorum. Hem yetenekleri, hem de kişisel özellikleri nedeniyle. Şahane bir oğlan. Bir kere çok cesur. Bu çok önemli kalecilikte. Refleksleri de güçlü üstelik. Tek eksiği boyunun kısalığı. Ancak ilerleyen yıllarda belli ki boyu uzayacak, ayakları kuvvetlenecek. Baran’ın en önemli özelliklerinden biri de çalışmayı sevmesi. Bunların yanına cana yakınlığı ve saygılı bir çocuk olması eklenince onunla ilgili sadece olumlu şeyler söyleyebiliyorum. Ama yeri gelmişken geçen sene çalıştırdığım öteki çocukların, Muhammet’in, Burak’ın ve ötekilerin de Davutpaşa 1926’ya gelecek yıllarda hakkıyla hizmet edebileceğini ekleyeyim.’’
Baran tek hobisinin futbol olduğunu söylüyor. Ama arada sırada okulda voleybol da oynuyormuş. Telefonu aracılığıyla internet ile epey haşır neşir. İnstagram, feysbuk ve oyunlarla hep küçük ekranından ilişkide. Clashroyal oyunlardan favorisiymiş.
Baran bütün arkadaşlarını seviyor ama kankaları Oğulcan, Uğur Yaşar, kuzeni Ali Eren, Yusuf ve Berkecan’ın yerleri daha bir yakın kendisine. Sarıkaya ailesi Paris isimli bir köpek beslediği için de, dört ayaklı dostlarımızla da arası iyi.
Tuhaf ama Baran kaleci olarak doksanlarda Beşiktaş kalesini koruyan Jurkoviç’e hayran. Kendisi doğmadan yıllarca önce Kartal’ın kalesini koruyan bu kaleciye hayranlığı, malzeme emekçimiz Mahmut Bul’un kendisine bu adı ‘lakap’ olarak takmasına dayanıyor!!!
Baran tanıdığı kaleciler arasında ise Muslera’ya hayran. Baran’ın Galatasaraylı olduğunu eklersem Hüseyin Güngör abisi kendisine daha bir şefkat ve ilgi gösterebilir sanıyorum.
