ALİ ADALI


Alipaşa kedilerinin hep iyicil duygularla anımsadığı Ali Adalı Davutpaşa 1926 ailesindeki değerli doktorlardan biri. Ama Alipaşa Camisi avlusunda konuşlanan dört ayaklı dostlarımız Ali abilerini överken onu sadece iyi bir sol bek ve yetkin bir diş tabibi diye tanımlamıyorlar. Sık sık nezih gece kulüplerinde boy gösteren yakışıklı abilerinin salsa, çaça ve tango yaparken gösterdiği kıvraklık, ustalık ve mahareti de parlak sözlerle betimliyorlar.
 
Ali Adalı Davutpaşa 1926 ailesinin Erzincan kökenli bireylerinden. Aynen Mustafa Filiz ve Yalçın Güzel gibi. Ama onlar kadar halk müziğine gönül düşürmüş biri değil Adalı. Beş parmağın beşi de bir değil diyelim.  
 
Kemah’ta 5 Mayıs 1954 tarihinde dünyaya gelen Adalı, esnaf Muhittin baba ile ev hanımı Penpe’nin oğlu. Altı kardeşler. Üçü oğlan, üçü kız. Oğlanlardan Erdal da köyde topçuluk maharetlerini Kemah’ın amatör takımlarında göstermiş.
 
Ali Adalı Kemah İlkokulu, Bakırköy’deki Taş Okulu, Bakırköy Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesini bitirmiş sırasıyla. Sonra İsviçre’de bir sene diş etleri üstüne uzmanlık eğitimi almış.
 
Adalı top oynamaya mahalle arasında başlamış. Bakırköy’ün ünlü Yücespor’unda lisansiye olmuş. Mevkileri solbek ve solaçıkmış. Oradan Bakırköyspor’a gelmiş, üç dört yıl burada forma terlettikten sonra da ver elini Zeytinburnuspor demiş. Yeşilpınar isimli yine Zeytinburnu amatör takımında da geçen iki yılı ekleyelim bu topçuluk yaşantısına.
 
Ali Adalı Davutpaşa’ya oldukça ilerleyen yaşlarda gelmiş. 1991-92 mevsimi. Amatör kümedeyiz. İki yıl oynamış. Ardından dizinden sakatlanmış, çapraz bağları kopmuş doksan sonlarına doğru bırakmış futbolu.  
                 
Futboldaki en parlak günleri ise okul takımlarında geçmiş Adalı’nın. Diş Hekimliği Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi takımlarında hem oynamış, hem de kaptanlığı üstlenmiş. Başarılı sonuçlar almış bu takımlar, Türkiye şampiyonalarına katılmışlar. Yetmişlerin ikinci yarısı.
 
Mezuniyet 1979 yılında. 1980 Aralığında askerliğe gidiş. 1982 Ocak ayı terhis. İzmir Hatay’daki askeri hastanede diş hekimliği yaparak geçen 18 ay.
 
1982 yılında Adalı Bakırköy’deki muayenehanesini açmış. Otuz senedir burada çalışıyor.
 
Adalı Davutpaşa 1926 ailesinin ayrıksı bir üyesi. Çünkü hiç evlenmemiş. Kısmet diyor gülümseyerek. Yalnızlığı severdim, bekarlık sultanlık derdim, ama şimdi başka türlü düşünüyorum diyor. Kalabalıkları seviyorum artık, değiştim, beş çocuğum olsun isterdim, diyor.
 
Davut Kılıç Adalı’nın futbolcu özelliklerini şöyle anlatıyor. ‘’Ali savunmaya dönük bir topçuydu. Sol ayağını çok iyi kullanıyordu. Mücadeleyi seven bir oyuncuydu. Ama teknik özelliklere de sahipti. Önlibero da oynattım onu zaman zaman. Boyu 1.70 filandı ama kafa toplarında da iyiydi. Zamanlaması mükemmeldi. Yeri geldiği zaman çok sertti. Kemik gibiydi. Ama asla kasıtlı bir hareket yaptığını görmedim. Sarı ve kırmızı kartla arası yoktu. Ben Florya’da yazlıkta kalırken, Pazar sabahları yaptığımız maçların değişmez oyuncusuydu Ali. İsmail Danış, Sarıyerli Fuat, Galatasaraylı Faruk, Beşiktaşlı Ömer filan hep bir arada oynardık.’’
 
Adalı kişisel özelliklerini anlatsın şimdi. ‘’Sakin yapıda biriyim. Hayatta fazla riske girmem. Çalışma disiplinim müthiştir. Titizlik ve temizlik bana doktorluğun kazandırdığı temel özellikler. Dansı çok severim. Latin danslarını, salsayı, çaçayı, tangoyu. Gece hayatım yoktur. Spor salonunda her akşam badi çalışırım. Meslek birliği seminerlerini kaçırmam. İçki ve cigara gibi kötü alışkanlıklarım hiç olmadı. Hep bekardım ama yemek yapmayı öğrenmedim nedense. Balığa bayılırım, meyveye filan da. Müzik konusundaki tercihim klasik batı müziği ve Latin müzikleri. Arabam BMW. Güzel ve temiz giyinmek değişmezim. Deniz ile de aram iyi. Antalya’ya giderim zaman zaman. Ama seyahatleri çok sevdiğimi söyleyemem. Ben futbolda daha iyi yerlere de gelebilirdim ama olmadı. Babam karşıydı topçu olmama. Maç sonrası dayak atardı, cezalandırırdı beni. Bu nedenle topçu ve siyasetçi olmak isteyenlerin mutlaka ve mutlaka aileleri tarafından desteklenmeleri gerektiğini düşünüyorum.’’