FEHMİ UNÇ
Davutpaşa 1926 tarihine göz attığımızda, kuruluşumuzun çok zahmetli gerçekleşmiş olduğunu görüyoruz. Bunun başlıca iki nedeni var.
Birincisi, futbol Osmanlı İmparatorluğu döneminde, geleneklerimiz içine yerleşmiş, gündelik yaşama girmiş bir spor dalı değildi. Levantenler tarafından 19.yüzyılın ikinci yarısında ülkemize ithal edilen bir faaliyetti.
İkincisi ise futbol oynamak için ilkin tam bir donanımıyla bir saha, soyunma ve giyinme, seyirciler bağlamında da bir izleme mekanı gerektiren masraflı bir spor dalıydı.
Oysa Davutpaşa tarihine baktığımızda paranın, yani kapitalin sınırlarımız içine çok az girdiğini, bu nazlı nesnenin de girmesiyle birlikte, en çok iki yıl içinde, topukları poposuna vura vura aramızdan ya öfke, ya da hayal kırıklığıyla ayrıldığını görüyoruz.
Kuruluş yılımızın Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yılları olduğunu da göz önüne getirirsek kurucularımızın başardığı işin büyüklüğünü anlayabiliriz. Çünkü kurucu üyelerimiz, hepsi yirmili yaşlarını yaşayan ve alçakgönüllü bir gelire sahip, mangal yürekli yiğitlerdi. Futbolu yurdumuza sokan ve ticaretle zenginleşmiş, refaha varmış levantenlere oranla maddi olanaklar bağlamında fersah fersah gerideydiler.
Sözün özü Davutpaşa 1926’nın kurucu yiğitleri Akdeniz ülkelerinde deniz ticareti yapan, farklı tecimsel etkinliklerle kesesini dolduran ya da Haçlı Devletleri’nden gelip çoğunlukla İstanbul ve İzmir’e yerleşen Levantenlere zerrece benzemiyordu.
İşte 1899 doğumlu, Davutpaşa Rüşdiyesini bitirmiş olan Fehmi Unç da bu dev yürekli kurucu gençlerden biriydi. Hava Albayı Mahir Yağızer bu Davutpaşa 1926 yiğidini defterlerinde şöyle tanımlıyor.
‘’Fehmi Unç 1899 yılında İstanbul’da doğdu. Kulübümüzün müessislerinden biriydi. Eşsiz bir sporcu ve idareciydi. Fehmi Abimiz son nefesine kadar kahverengi kavuniçi renklere maddi manevi bağlı kalmış, hiçbir maçını kaçırmamıştır. Ani vefatı Davutpaşalıları çok üzmüştür. Allah rahmet eylesin.’’