İBRAHİM TOKER






İbrahim Toker ellili yılların ikinci yarısı ve altmışların başında İstanbulspor’da parlamış, Kesik İbrahim namıyla sayısız gole imzasını atmış, Türkiye Birinci Liginin en gözde santrforlarından biri olarak gönüllerde taht kurmuştu. Ancak talihsizliklerin en büyüğü Toker’in tüm futbol tarihimizin tartışmasız en büyük golcüsü, en önemli santrforu, efsane Metin Oktay ile aynı dönemde top koşturmuş olması, bu nedenle de ne yazık ki milli formadan yoksun kalmış olmasıydı. Toker’in Davutpaşa bağlantısı ise erken yaşta, sakatlıklar nedeniyle futbola ara verdiğinde, yani 1960-61 mevsiminde A takımımızı çalıştırmış olması.
 
Kesik İbrahim futbola Yeşildirek’te başladı, hemen dikkat çekti ve birinci kümenin zorlu takımı İstanbulspor’a geldi. 1955 yılında giydiği sarı-siyahlı forma altında müthiş maçlar çıkardı. 1960 senesine kadar yüzün üstünde maçta oynadı, toplam 34 gole imza attı. Ancak geçirdiği sakatlıklar nedeniyle futbola ara veren Toker altmışlı yıllarda İzmirspor’da da iki yıl top koştursa da eski verimini yakalayamadı. 1963-64 mevsiminde yeniden döndüğü İstanbulspor’da sadece 10 maç oynayabildi, ama 5 golü yine atmakta gecikmedi ve şalteri indirdi, Harç bitti, yapı paydos, dedi.
 
Dev Kaleci Bediz Baysal, İbrahim Toker abisini şöyle hatırlıyor. ‘’İbrahim Abi Cerrahpaşalıydı diye hatırlıyorum. Alpaslan Eratlı’yı Tekirdağspor’a transfer olmak üzereyken engelleyip, kolundan tuttuğu gibi İstanbulspor’a getiren oydu zaten. Ama İbrahim Abi sık sık bizim semte de gelir, Esekapı’nın sağlam gençleriyle ahbaplık kurardı. Burhan ve Selahattin Bakikuşağıile, Bahri Aybastı abimizle.
 
Onu hep Tekirdağspor’da birlikte oynadığım süper topçu İbrahim Ekmekçi’ye benzetirim. İbrahim Abi 1.80 boyunda, çok güçlü, golü iyi koklayan bir forvetti. Hem sağ ayağı, hem de sol ayağı vardı. Güçlü İstanbulspor’da İhsan ve Aydemir ile birlikte üç büyüklerin canını yakarlardı. Çok yaman bir takımdı sarı siyahlılar. İbrahim Abinin büyük şanssızlığı Metin Oktay’ın gölgesinde kalmış olmasıydı.
 
İbrahim Abi semtte çok sayılır ve sevilirdi. Futbolculuğunun yanında çok ciddi ve sert bir abiydi. Yani tam ‘’ağır abi’’ denilenlerden. Şamatacı bir yanı yoktu yani.
 
Güzel bir tesadüftür ki İbrahim Abi bizim Davutpaşa A takımını çalıştırması, tam benim kulübe geldiğim yıla rastlıyor. Yani tam altmışların başına. Ama ben henüz genç takımda olduğum için ve gençleri Piliç Mehmet çalıştırması nedeniyle onunla idmana çıkmamıştım.’’
 
Tarihimizin en yetenekli ve asabi sol kanat oyuncusu Selçuk Toker abimiz ise şunları diyor. ‘’Kesik İbrahim Yeşildirekliydi. İstanbulspor’da gösterdiği futbol çok iyiydi. Futbolu bıraktıktan sonra Erdoğan Demirören’in Arşimidis isimli beyaz eşya üreten şirketinde pazarlama müdürü olarak çalıştı.’’